Çağımızın ruhsal meselelerinden Terk Edilme Korkusu hakkında Uzman Klinik Psikolog Aslı Kanizi değerli bilgiler verdi.
Romantik alakalar, beşere dair birçok hissin ve ruhsal dinamiğin merkezinde yer alır. Bu bağlantılar, bireyin kendi benliğine, başkasına ve hasebiyle etrafına dair anlamlandırmaların, beklentilerin ve isteklerin ağır olduğu bir alanı temsil eder. Aşkın ruhsal mekaniği, bireyin kendi içsel dünyasının zenginlikleriyle ve kırılganlıklarıyla yüzleşmesine imkan tanırken, tıpkı vakitte öteki bir benlikle kurulan derin bağın, bir kadro içsel ve dışsal çatışmalara, mutluluklara ve hayal kırıklıklarına da alan açar. Bireyin romantik münasebetteki konumu, o bireyin kendini nasıl algıladığı, oburunu nasıl gördüğü ve ilgiye dair beklentileriyle yakından alakalıdır. Ruhsal olarak, bu süreç, bireyin kendini ve oburunu tanıma, manaya ve kabul etme uğraşlarını içerir.
Hayatımızın her kademesinde, münasebetlerimiz ve bu bağlantılardaki dinamikler, bizi derinden etkileyen ögelerdir. Terkedilme korkusu ve bu dehşetle baş etme yolları, pek çok birey için günlük hayatın zorlayıcı bir kesimi olabilir. Bilhassa kaçınan bağlanma tarzı sergileyen bireyler için, terkedilme şeması ve ayrılma derdi, bağlarında dominant bir rol oynar.
Terk Edilme Şeması
Terkedilme şeması, bireyin öbürleri tarafından reddedileceğine, terkedileceğine ve münasebetiyle yalnız kalacağına dair bir inanç sistemidir. Kaçınan bağlanma tarzı ise, bireyin duygusal yakınlıklardan kaçındığı, bağlarda duvarlar ördüğü ve derin duygusal bağlar kurmaktan kaçındığı bir bağlanma biçimidir. Terk edilme kaygısıyla yüzleşmek yerine, birey sıklıkla önleyici bir strateji olarak alakayı sonlandırır. Aslında bu bireyler bir Casanova üzere görünseler de; onlar yalnızca aşkın getirdiği acınının yahut bağlantıların sorumluluğundan kaçınarak kendilerini müdafaa gayretindedirler. Bu durum, kendi içinde bir savunma düzeneğidir – terkedilmenin önüne geçmek, denetimi elinde tutmak ve münasebetiyle acıyı minimize etmek. Bağ kurmak onun için endişelidir. çocukluğundan veya hayatının bir kısmında bu kişi bağın verdiği acıya tanık olmuş ya da ebeveynleri ile sağlıklı kuramadığı geçmişte bir yerde bir sorun vardır. Elini taşın altına koyamaz , kriz korkutur , kalbi kırılmaktan korkan kişi süratle tahminen de hiç istemese de kırıp dökerek uzaklaşır. Bilhassa karşısında ki kişi öbür bir güvenliksiz bağlanma çeşidi olan telaşlı bir bağlanma tarzında ise. Kaçıngan birey , sevgisiyle , çok ilgisi ve bağlılığıyla gelen korkulu bireyin üstüne yüklediği ilişkilenme sorumluluğundan kaçınma sancısıyla gardını alır. O denli ki, bağlantıyı derinleştirmek yerine, birey meseleler karşısında duvarlarını daha da yükselterek kaçınma sistemlerini devreye alır. Birey, duygusal açıdan riskli olarak gördüğü bu durumları önlemek ismine alakayı bitirebilir, zira bu, ona nazaran, potansiyel acıyı minimize eder.
Kaçmak Yerine Sabır
